TÜRK DİZİLERİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
TÜRK DİZİLERİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2017 Perşembe

Yüksek Sosyete Türk Dizisi Tanıtımı



YÜKSEK SOSYETE
Yüksek sosyete 1 sezonluk dizisi . High Society adında bir kore dizisinden alıntı. Zenginlik ve fakirlik arasındaki statü farkını aşklarına engel bulmayan iki çifti anlatıyor.
 Bu beyaz elbiseli Cansu Koran. Zengin bir ailenin mutsuz kızı. Cansu, umursamaz bir babası, kendisinden nefret eden ve ona sürekli "uğursuz" diyen annesi, ailesinin büyük beklentilerinde boğulan abisi, iş yerinde mevki sahibi olmak için her yolu deneyen ablası ile sarayında mahkum yaşayan mutsuz bir prenses. Ait olduğu yeri arıyor, daha samimi sıcak insanların olduğu bir yeri.
Bir markette kim olduğunu saklayarak işe başlıyor. Orada kendine gerçek dostluğu ve aşkı buluyor.
Bu da Kerem. Sıcak ama fakir bir ailede büyümüş başarı vaadeden bir adam. Oldukça dürüst, azimli ve çalışkan. Hayatı boyunca yüksek sosyetenin altında ezilmiş biri. Kendi hayatını değil, başkalarının hayatını yaşamış. En iyi arkadaşı yüksek sosyeteden Mert Çalhan olunca ve ailesi Mert'in ailesi için çalışınca hayatı ayrı bir zorlu hale gelmiş. Ama artık bu hayattan sıkılmış ve harekete geçme zamanı geldi.
Bu da Ece. Oldukça tatlı ve komik bir karakter. Fakir bir kız. Yüksek sosyeteden oldukça korkuyor ve olabildiğince ondan uzak durmak istiyor. En nefret ettiği şey yalan.
İşte bu Mert Çalhan. Şımarık, bencil bir zengin çocuğu ama aynı zamanda çok çocuksu ve eğlenceli bir karakter. Kerem'in en iyi arkadaşı ve patronu.
Hayatının büyük bir kısmında sorumluluk almaktan kaçmış Mert, bir gün bir marketi yönetme işi gene üstüne kalınca, Kerem ile yer değiştirmeye karar verir. Bütün işi Kerem yapar ve herkes onu patron sanır. Bu arada Mert de rahat güya asistanmış gibi gene sorumluluktan kaçar ama bu arada Ece ile tanışır.
Yalan dolan derken karmakarışık başlayan bu ilişki sonunda sizce ne olur? Eğer (özellikle aşk) aşk,dram ve komedi seviyorsanız size kesinlikle tavsiye edyorum. Dizi akıcı ve müziği de çok güzel.
"Gidilmeyen yollardan giderek insan kaderini belirler"
Üstteki video jenerik müzik. İnşallah anlatımımı beğenmişsinizdir. İyi seyirler...:)))


RİBA Aİ

Medcezir Türk Dizisi Tanıtımı



MEDCEZİR
Medcezir, 2 sezonluk bir türk dizisi. The O.C adlı bir amerikan dizisinden alıntı. Dizinin konusu, İstanbul'un bir kenar mahallesinde yaşayan bir çocuğun başarı hikayesi anlatılıyor. Dizi aşk, aile, arkadaşlık ve özellikle de, dram türüne oldukça fazla yer veriyor.
Bu başrolümüz ya da biricik kahramanımız :D , Yaman. İstanbul'un kenar mahallerinden Tozludere'de yaşayan Yaman, geleceği umut vaad eden, içine kapanık, masum ve hayatındaki zorluklara rağmen, zar zor ayakta duran bir çocuktur.
Bir gün abisi yüzünden, hapse düşer. Orada tanıştığı Avukat Selim ile Altınkoy'a geldiğinde ise, bütün hayatı değişir.
Bu da Mira. Zengin bir ailenin kızı olan Mira'nın hayatı baştan sona planlıdır. Gittiği okuldan, takılacağı mekana ve de evleneceği kişiye kadar. Herşey. Mira'da, bu plana ayak uydurmaya çalışmaktadır. Ta ki, hayatına Yaman girene kadar. Bütün planlar alt üst olur. Mira ile Yaman birbirlerine aşık olurlar.
Yaman'ı Altınkoy'a getiren avukat Selim'in oğlu, Mert. Neşeli, hayalperest, komik, hayat dolu ve çocuksu olan Mert'in pek arkadaşı yoktur. Aynı zamanda, yıllardır onu farketmeyen Eylül'e tek taraflı aşıktır.Yaman, onun hem kahramanı, hem de ilk arkadaşı olur.
Mira'nın en iyi arkadaşı, Eylül. Mira'ya her zaman destek olan gerçek bir dosttur. Aynı zamanda, yaşadıklarına rağmen, hayat dolu olan bir kızdır. Yaman ile Mira'nın aşkı, onu gerçekten seven Mert'i farketmesini sağlar ve Mert'e aşık olur.
Yaman'ı Altınkoya getiren avukat Selim. Yaman'da kendini görmüştür ve ona daha parlak bir gelecek için fırsat vermeye karar verir. Onu Altınkoy'a getirir ve Yaman'ı da oğlu Mert gibi görmeye başlar.
Bir kere, dizinin ilk sezonu benim için bir efsaneydi. Hiç sıkılmadan seyrettim. Bol dramı ve kendine hayran bırakan baş kahramanımız sayesinde, hemencecik bitirdim.
2. sezona gelince, 1. sezon kadar iyi değildi. Ayrıca, dram ve aksiyon seviyesi baya bir yükseldi, bu yüzden arada sıkıldım ama hiç bir zaman bu diziyi seyrettiğim için pişman olmadım. Çok güzeldi.
"Hayat, yaşadıklarına rağmen, ayakta durabilmektir."
Açılış müziği. Bu arada, dizinin müzikleri de ayrı bir güzeldi.

RİBA Aİ

Kara Sevda Türk Dizisi Tanıtımı



KARA SEVDA
Başrol oyuncuları Burak Özçivit ve Neslihan Atagül olan Kara Sevda dizisi. 2 sezonluk ama ilk sezon bence daha iyiydi. Bu dizi genel konu olarak, The Notebook adındaki 
amerikan filminden alıntı. Dizi tam zengin kız fakir oğlan aşkı aslında. Hani zengin kız şımarık olur, fakir oğlan daha fedakar olur yaa, işte bu dizide tam böyle olmuş. Dizinin dili oldukça güçlü ve akıcılığı da mükemmel. Çok romantik ve duygusal bir aşk dizisi. Birbirlerini çok seven ama dizi boyunca bir türlü kavuşamayan Kemal ile Nihan'ın aşkını anlatıyor.
Bu Kemal Soydere. Fakir bir ailenin ortanca çocuğu. Bir Kemal'i çok kıskanan abisi Tarık  ve bir de fakirlikten nefret eden hırslarının esiri olmuş kızkardeşi Zeynep var. Oldukça dürüst, adaletli, masum ve saf bir kalbi var. (Ama onun için Nihan bütün bunların ötesinde). Hayali Zonguldak madenlerinde çalışıp çalıştığı madeni örnek maden yapmaktı. Zenginlik-fakirlik konusunda oldukça alıngan ve başarı potansiyeli yüksek bir karakter.
Bu da Nihan Sezin. Oldukça neşeli ve hayat dolu bir kız aynı zamanda çok şımarık, bencil ve çocuksu. Annesi zenginlik konusunda çok hırslı bir kadın. Babası da hayatı pişmanlıklarla dolu bir iş adamı ama kızına çok düşkün. Bir de ailenin en küçüğü sağlık sorunları olan ve dizide Nihan'ın verdiği kararlarda büyük bir etkisi olan Ozan Sezin var.
Bir gün Nihan ve Kemal'in yolları birbiriyle kesişiyor ve ilk görüşte aşk oluyor. Birkaç tesadüf karşılaşma daha sonra kadere dönüşüyor ve çok büyük bir aşk oluyor. Aylarca sevgili olan Nihan ve Kemal sonunda Ozan'ın yaptığı bir hata yüzünden Nihan'ı başka seçimlere zorluyor.
Nihan'ı uzun zamandır tanıyan ve saplantı haline getirmiş zengin çocuğu Emir Kozcuoğlu, Nihan'ı Ozan ile tehdit edip kendisiyle zorla evlendiriyor. Emir oldukça komik hırslı ve ruh hastası bir karakter. Dizi boyunca Kemal ve Nihan'ın arasındaki en büyük engel olmuştur.
Kemal ve Nihan ayrılıyor. Kemal, aşk acısına dayanamayıp İstanbul'u terk ediyor ve Zonguldak'a madenlerde çalışmaya gidiyor. Nihan ise Emir ile sahte evlilik oyununu oynamaya.
Aradan 5 yıl geçiyor, Kemal ve Nihan tekrar karşılaşıyor.
Bitmemiş aşkları daha da büyümüş bir şekilde devam ediyor. Kısaca, tarih tekerrür ediyor ve bir kara sevdaya bedel oluyor.
 
"Aşk hevesin geçinceye kadar, sevda nefesin yetinceye kadar"
Dizinin müziği de ayrı bir güzel, tam ismini anlatmış. Eğer özellikle büyük aşk ve dram seviyorsanız tavsiye ediyorum. 
dinlediğiniz için teşekkür ederim.İnşallah anlatımımı beğenmişsinizdir...:)))


RİBA Aİ

İçerde Türk Dizisi Tanıtımı


İÇERDE
İçeride, 1 sezonluk türk dizisidir. Tür aksiyon, polisiye, dram ve romantiktir. Konusu ise, kısaca iki kardeşin birbirini bulma hikayesi işte. Konusu, başta çok klişe gibi gelebilir ama size tavsiyem önyargı ile yaklaşmayın. Belki bu dizide, beklediğinizden fazlasını bulabilirsiniz. Daha kapsamlı bir tanıtım istiyorsanız, okumaya devam edin. ( Bu dizi diğer türk dizilerinden farklıydı. Ben çok beğendim. Bazı şeyler beklediğim gibi olmadı ama yine de çok güzel bir diziydi. Bazen bu dizinin bitmesini çok istedim çünkü o sıralar üniversite sınavına hazırlanıyordum ve baya dikkatim dağılıyordu. En çok da Mert için. Çocuğun çektiği acılara kalbim dayanmıyordu, bu yüzden dizi bitsin de Mert'in acıları da bitsin ve artık huzura ersin istedim ama bir yandan bir daha böyle efsane bir dizi ile nerde karşılaşacağım diye hiç bitmseni istedim. Dizi bütün duyguları bana böyle karman çorman yaşatmış oldu.)
 (Not: The Departed (köstebek) adlı amerikan filmine benzerlik gösteriyor ama kesinlikle hiç alakaları yok.)
Konusu:
Babaları mafyaya karıştığı için, anneleri ile sıcak ve samimi bir şekilde yaşayan Sarp ve Umut adında iki kardeş varmış. Herşey yolunda gidiyormuş. Ta ki, küçük kardeş Umut kaçırılına kadar...
Aradan yıllar geçer. Sarp büyür ve Polis Akademisi'nden mezun olmak üzeredir ama bazı sebeplerden dolayı, törende Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürü'ne silah çeker. Daha sonra, annesinin bütün ısrarlarına rağmen, mafyaya girer. Bilinmeyen gerçek ise, Sarp'ın hala polis olduğudur ve en büyük hedefi kayıp kardeşini bulmaktır. Bunun için de, ailesini mahveden mafya babası Celal Babayı bitirmek için elinden geleni yapacaktır.
Bu sırada, küçük kardeş Umut neredeydi? Çok uzakta değil. Yeni adı Mert olan küçük kardeş, abisi ile aynı Polis Akademisi'nde okumuştur. Üstüne üstlük, Sarp ve Mert kardeş olduklarından habersiz rakip olurlar. Abisinin aksine, Emniyet Müdürlüğü'nde başarılı bir polis olarak çalışmaya başlar. Burada bilinmeyen gerçek ise, Mert'in Celal Baba tarafından, polislerin arasına konmuş bir ajan olduğudur.
 Şimdi, dizideki önemli karakterleri anlatayım:
Baş karakterler ve diziyi seyretme nedenlerimiz:
Büyük kardeş, Sarp. Güçlü ve annesi sağolsun, adaletli, doğruluktan ayrılmayan ve sevdikleri için yaşayan bir karakter. Kardeşinin kaybolmasından dolayı kendisini suçluyor ve hala bir yerlerde yaşadığına inanıyor. Sarp sert görünüşünün aksine, kardeşine çok düşkündür ve onu bulmak için herşeyi yapmaya hazırdır. Mafyanın içine sızmış, gizli bir polistir. Melek'e aşıktır. (Kardeşine olan sevgisi hayranlık vericiydi.)
Küçük kardeş Umut ya da yeni adıyla, Mert. Benim en çok sevdiğim karakter ve diziyi seyretme nedenim. Çocukken yaşadığı travmalarla sürekli gülüp geçerek, hayatta kalmaya çalışan bir karakter ama her ne kadar gülüp geçse de, Mert'in yaşadığı acıyı ve eksikliği dizi boyunca hissediyorsunuz ve gözleriniz doluyor. Çocuk ruhlu, komik, eğlenceli, başına buyruk, zeki, çok uyanık, kendine özgü bir karakter. Tüm duyguları onunla yaşatıyor. Mafya babası Celal Baba tarafından yetiştirilen Mert, Emniyet Müdürlüğü'nün içine sızmış bir ajandır. Eylem'e aşıktır.
     (Burada komik olan şey ise, Mert'in hal ve hareketleri, yürüyüşü ve tepkisi geçmişinden izler taşıyor ve 'ben mafyayım' diye bağırıyor ama kimse anlamıyor. :D. İlk bölümlerde aynen bu şekilde hissetmiştim. Mert karakteri diğer karakterlerin aksine daha önce karşıma hiç çıkmamış bir karakterdi ve Aras Bulut İynemli'nin de oyunculuğu eklenince, bir sokak çocuğunun hikayesini görmek beni çok derinden ekledi. Mert dizideki en büyük kurbandı ve bence Mert kesinlikle çok daha iyi bir hayata hakediyordu. Bence hiç bir zaman layığıyla hakettiği değeri alamadı. Bu yüzden çok büyük bir hayal kırıklığı yaşadım ama yine de Mert ile tanıştığıma çok memnunum. Çok şey öğrendim ondan ve bu diziden.)
Dizide aşkında olduğunu unutturmayan karakterler:
Bu güzeller güzeli, Melek. Mert'in çocukluk arkadaşı. (Mert'in zor zamanlarında destek olmuş manevi kardeşi.) Dıştan buz gibi gözükür ama aslında cam kadar kırılgan bir karakterdir. Dizide Yılmaz kardeşlerin koruyucusu diyebiliriz. Sokaklarda Mert ile mendil satarak büyümüş ve Celal Baba sayesinde, başarılı bir avukat olmuştur. Mafya avukatı oldu yani. Sarp'a aşıktır. (Mert ve Melek kardeşliğini çok sevmiştim, çok güzeldi. Benim bu ikilide gördüğüm şeyi başkalarının da görmesini beklerdim ama olmadı. Mert ve Melek benim için, Hansel ve Gretel'di.)
Bu da, Eylem. Sarp'ın çocukluk arkadaşı. (Aynı zamanda, Sarp'ın en iyi arkadaşı. Eylem, onu rol model bildi.) İyi kalpli ve biraz saf bir kızdır. Küçükken ailesini kaybetmiş ve Füsun teyze tarafından evlatlık alınmıştır. Yılmaz ailesini, ailesi bilmiştir. Bu yüzden, biz Eylem'e Yılmaz ailesinin koruyucu meleği diyebiliriz. Sarp ile kardeş gibi büyümüş ve başarılı bir gazeteci olmuştur. Mert'e aşıktır ama önceliği her zaman Yılmaz ailesi olmuştur.
   (Bence Eylem iyi bir kız ama hiç bir zaman Mert'e hakettiği değeri vermedi ama katılmayanlar olabilir ama ben iyi bir gözlemciyim. Mert dizinin en büyük kurbanıydı ve Eylem bunu hiç bir zaman göremedi ve değerini bilemedi. Melek gibi aşkına sahip çıkamadı. Bu yüzden, ben bu karakteri pek sevmiyorum.)
 (Not: Bu dizide aşktan çok fazla şey beklemeyin. Hayal kırıklığına uğrayabilisiniz.)
Diziye aksiyon katan karakterler:
İşte, mafya babası Celal Baba. İyi baba kimliğine bürünmüş ama aslında bu onun maskesi. Diziyi seyrettikçe ne demek istediğimi anlayacaksınız. "Kebapçı Celal" olarak bilinir. Mert ile Melek'i büyütmüş ve okutmuştur. Mert'i ajanı yapmış, Melek'i ise, avukatı.  Dizide, Sarp ile Mert'in hayatını hepten değiştirmiş ve karıştırmıştır.
Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürü , Yusuf müdür. Celal Baba, onun hayatını mahvetmiştir. Bu yüzden intikam almak istemektedir. Tek isteği, Celal Babanın mahvolmasıdır. Bunun için, en büyük yardımı Sarp'tan alacaktır. Dizide, Sarp ile Mert'in hayatını karmaşık hale getiren diğer bir karakterdir.
Bize aile sevgisini bol bol hatırlatan karakter:
Sarp ile Mert'in annesi, Füsun teyze. Füsun teyzenin, anne yüreği arada sizi göz yaşlarına boğabilir. Dizi boyunca, büyük oğlu Sarp'ın yaptığı fedakarlıktan habersiz oğlunun mafyadan kurtulmasını ve hala yaşadığına inandığı küçük oğlu Umut'un namı diğer Mert'in bulunmasını istemektedir. Oğullarının yaşadıklarından habersiz, onların eve geri dönmesini beklemektedir. Aynı zamanda, Füsun teyze sıcak ile soğuk kadar zıt kardeşlerin en büyük ortak noktasıdır.
(Ama bazen herşeyden bihaber olması ve oğullarının çektiklerini bilmemesi gerçekten çok sinir bozucuydu benim için.)
Diğer bir karakter:
Celal Baba'nın adamı, Davut. Melek'e aşıktır. Sarp ile Melek'in yakınlaşmalarından dolayı, Sarp'tan nefret etmektedir ve onu mahvetmek için herşeyi yapmaya hazırdır.
Şimdiye kadar seyrettiğim en güzel türk dizilerinden biri. Özellikle, kardeş sevgisini önplanda tutmuş dizimiz, dramıyla, komedisiyle, aşkıyla, birbirinden eğlenceli karakterleri ve akıcılığı ile seyirciyi heyecandan hiç eksik bırakmıyor. Bazı şeyler daha iyi olabilirdi tabi ama gene de ben bu diziyi sevdim ve müziklerinden söz etmiyorum bile. Toygar Işıklı'nın ellerine sağlık, maşallah. Harika bir dizi ve herkese tavsiye ediyorum. Belli bir zaman diliminden sonra olaylar döngü gibi tekrarlıyor kendini. Bazen bu çok sıkıcıydı. Ee dizi öyle harika bir başlangıç yapınca insanın çok beklentisi oluyor. Benim beklediğim çok fazla şey vardı ve bunlar olmadı. Bunun için çok büyük bir hayal kırıklığı yaşadım ama bu dizi bana çok şey kattı. Karakterleri derinlemesine inceleme fırsatım oldu ve ben bir sürü şey öğrendim. Yine de olmasını beklediğim şeylerin, olmasını beklerdim. Harika bir dizi ve çok da akıcı. Birbirinden çeşit karakteri var ama yine de benim için hayal kırıklıklıkları ile dolu. Tabi bu benim görüşüm. Kendimi Mert karakterine adadığım için böyleyimdir belki. Gerçi bütün bunlar dizinin çoğu diziden daha özel olduğu ve sıradışı olduğu gerçeğini değiştirmez.
"Hayatın size ne getireceğini bilemezsiniz. Bazen bulmayı umduğunuz şey tam yanınızdadır ya da karşınızda ama en önemlisi, o hep sizin içinizdedir. İçerdedir."
Dizinin fragmanlarından biri.
Dizinin efsane müziklerinden biri ve jenerik müziği.
Dinlediğiniz için teşekkürler. İnşallah anlatımı beğenmişsinizdir. İyi seyirler...:)))


RİBA Aİ

Tragic Story of Shigaraki Tomura

TRAGİC STORY FROM RİBA Aİ (its just a theory) SHİGARAKİ'S TRAGİC PAST/LİFE Theory about Shimura Family: we know shigaraki h...